ÇENE KİSTLERİ

Çene kemiği içerisinde oluşan, dışı epitelle kaplı, içi sıvı dolu patolojik boşluklara kist denir. Dişsel bir
kaynak sonucu oluşabileceği üzere, bir dişten bağımsız olarak da kist gelişebilir, ya da travma sonucu da
oluşabilirler.
Dişlerin kök ucundaki iltihabi oluşumlara vaktinde müdahale edilmezse bu patolojiler büyüyüp kiste
dönüşebilir. Münasebetiyle diş ağrıları, çene ağrıları, apseler, çenelerdeki şişlikler ihmal edilmemeli,
vaktinde hekim müdahalesi sağlanmalıdır. Bu üzere durumlarda hekim gerekli gördüğü takdirde
antibiyotik tedavisine başlanmalı, ve tabibin yönlendirmesi doğrultusunda tedavi planı izlenmelidir.
Çene kistleri bazen hiçbir belirti vermeden çok büyük boyutlara ulaşabilir. Yıllık rutin yapılan diş hekimi
denetimleriyle geç kalınmadan kistlerin teşhisine gitmek mümkün olmaktadır.

KİSTLER NASIL BELİRTİ VERİR?
– Uzun mühlet belirti vermeden ilerleyebileceği üzere, enfekte olursa belirti verebilir.
– Ağrı, şişlik, yüzde asimetri, dudakta, lisanda uyuşukluk, ağız içindeki iltihabi akıntı üzere belirtiler verebilir.
– Güzelleşmeyen diş çekim yaraları, lenf bezi şişlikleri, ağız içi kanamalı durumlar, ağızdan gelen makûs koku,
yutma zahmeti üzere belirtiler de verebilir.

ÇENE KİSTLERİ NASIL TEDAVİ EDİLİR?
– Kist çok büyükse, değerli anatomik boşluklara yakınsa, çene kırığı riski varsa öncelikle
marsüpyalizasyon tedavisi yapılabilir. Bu yolda kist içerisine yerleştirilen bir dren vasıtasıyla kist
boşluğu belli ölçüde küçülene kadar kist sıvısının akması sağlanır. Marsüpyalizasyon tek başına bir
tedavi prosedürü değildir. tedaviye yardımcı bir sistemdir. Marsüpyalizasyon sonrası yeteri kadar küçülen
kist çene kemiğinden cerrahi müdahaleyle çıkarılarak temizlenir.
– Enükleasyon ise kistin ve kistin kaynaklandığı dokuların çıkarılması sürecidir. Tek bir cerrahi
müdahaleyle tüm etken faktör çıkarılır.

Başa dön tuşu