Bebeklerde emzirme periyodunda birinci dişlerin çıktığı andan itibaren beslenme sonrasında kesinlikle dişlerin temizlenmesi gerekir. 6-12. aylar ortasında birinci dişler çıkmaya başlar ve bu devirde dişler pak bir bez yardımıyla temizlenebilir.
Arka dişlerin çıkması ile birlikte yani 12-18 aylar ortasında artık dişlerin fırça kullanılarak temizlenmelidir. Fırça kullanımıyla birlikte florlu diş macununun da başlaması dişlerde çürük oluşmasını pürüzler. Lakin 5 yaşından evvel çocuklar macunu tüküremedikleri için diş macununun yutulmasını önlemek için pirinç tanesi kadar diş macunu kullanılması ve fırçalama sonrasında pak ıslak bir bez yardımı ile macunun temizlenmesi çok değerlidir.
Gece emzirme sırasında ise sütün dişler üzerinde kalarak çürük oluşturmaması için emzirmenin sonunda kesinlikle birkaç yudum su verilmelidir.
Uygulaması epey kolay bu bilgilerin anne adayları ve 1 yaşından küçük bebeği olan annelere ulaşabilmesi için çocuk diş doktoru ile görüşmek kıymetlidir. Bu nedenle kesinlikle 1 yaşından evvel çocuğunuzu çocuk diş doktoru ile tanıştırın.
Eğer süt dişlerinin yeni çıktığı devirlerde emzirme ya da biberon kullanımı sırasında diş paklığı göz arkası edilirse çok süratli bir formda dişlerde lekeler oluşmaya başladığı görülür. Lakin bu lekelerin çürüğün birinci basamağı olduğu unutulmamalıdır. Yani dişlerde fırçalama ile uzaklaştırılamayan tüm lekeler için kesinlikle çocuk diş doktoruna başvurulmalıdır. Zira birinci basamaklarda diş yüzeyinde şimdi kırıklar oluşmadan bu çürük başlangıcının tedavisi flor uygulaması ve tertipli fırçalama olurken ilerleyen basamaklarda (dişte kırıklar görülmeye başladığında) kesinlikle dolgu/kanal tedavisi yapılması gerekmektedir.
Özellikle üst ön dişlerde emzirme ya da biberon kullanımı devrinde meydana gelen çürükler (biberon çürüğü olarak isimlendirilir) çocuklarda konuşma ve yutkunma sorunlarının yanında estetik tasalara da neden olur. Üst ön dişlerin kırılarak ön bölgede dişlerin kapanışın bozulması kimi harflerin ve sözlerin söylemini tesirler tıpkı vakitte lisanın dişler ortasına yerleştirilerek yenidoğan bebeklerde görülen yutkunmanın devam ettirilmesine ve diş kapanışının bozulmasına neden olur. Ayrıyeten süt dişleri 6-7 yaşlarında değişmeye başlar fakat tüm süt dişlerinin değişerek yerini daimi dişlere bırakması 13-14 yaşlar ortasında olur. Bu nedenle süt dişlerindeki çürükler yeni çıkan daimi dişlerin de çürümesi manasına gelir. Ne yazık ki pek çok anne babanın inandığı üzere çürük süt dişlerinin değişmesi yerlerine pak sağlıklı dişlerin inci üzere dizilmesi manasına gelmez. Çürük bulaşıcı bir hastalıktır ve 1 dişimizdeki çürük tüm dişlerimizin de çürüme riski altında olması manasına gelir.
Yukarıda belirtilen tüm bu nedenlerden dolayı süt dişlerindeki çürüklerin tedavi çok değerlidir. Fakat dişlerde oluşan büyük kırılmalar tedavi seçeneklerini azaltmaktadır. Bilhassa ön dişlerde dişin yarısından fazlasının çürük nedeni ile kaybedilmesi durumunda dolgu yapılan dişlerin ısırma sırasında kırılmasına ve tekrarlayan tedavilere neden olabilir. Bu türlü bir durumda 2-5 yaşlar ortasındaki çocukların birebir diş için birden fazla defa diş doktoru koltuğuna oturarak tedavi yaptırması gerçek dışı bir beklenti olacaktır. Daha tesirli, daha uzun ömürlü ve daha estetik bir tedavi seçeneği olarak süt ön ve art dişlerde zirkon kron uygulaması uzun ve şiddetli tedavi süreçlerinden aileyi ve çocuğu uzaklaştırır. Yanlışsız tedavinin yanlışsız doktor tarafından hakikat materyallerle uygulanması birden fazla sefer can sıkıcı hale gelen diş tedavisi sürecinin rahatlıkla tamamlanması manasına gelir.
