Doğru beslenme, vücudunuzun sağlıklı olması için gerekli besinleri aldığı, dengeli bir beslenme anlamına gelir. Beslenme düzeninizde vücudunuzun ihtiyaç duyduğu besinlerin oranı azsa, ağzınız olası bir enfeksiyona karşı direnmekte zorluk yaşayabilir. Bu da yetişkinlerde , diş eti hastalıklarına ve diş çürümelerine neden olabilir. Yüksek düzeyde karbonhidrat, şeker ve nişasta içeren gıdalar diş minelerine saldıran bakteri plağı asitlerinin oluşumunda önemli rol oynar. Bu asitler diş minelerinin yumuşamasına ve çürüklerin oluşmasına neden olabilir. Süt ve sebzeler de dahil, hemen hemen tüm yiyecekler bir tür şeker içerir. Ancak bu yiyecekler aynı zamanda önemli besinleri içerdiğinden, sağlıklı beslenme için gereklidir. Tükettiğiniz şeker miktarını kontrol altında tutmaya yardımcı olmak için, yiyecek paketlerinin, ambalajlarının üzerindeki etiketleri dikkatlice okuyun ve şeker takviyesi az olan yiyecek ve içecekleri tercih edin.
Dengeli bir beslenme için, beş ana gıda grubundan çeşitli yiyecekler tüketin ve ara öğünlerinizin sayısını azaltın. Ara öğün yiyorsanız, meyve, kuru yemiş (fındık, ceviz , badem, yer fıstığı), kuru kayısı, süt, yoğurt veya peynir, çiğ sebze tercih edin. Aynı zamanda vitamin, protein ve kalsiyum içeriği yüksek olan bu besinler dişlerin gelişimi ve diş çürüklerinden korunmada oldukça önem taşımaktadır. Ve unutmayın, ana öğünün bir parçası olarak tüketilen yiyecekler daha az zarar verir. Salınan tükürük yiyecek artıklarının ağzınızdan temizlenmesine yardımcı olur ve asidin olumsuz etkilerini azaltır.
Anne karnından başlayarak diş sağlığını korumada en önemli mineral kalsiyumdur. Bu nedenle yeterli kalsiyum alımına dikkat edilmelidir. Süt, yoğurt, peynir, kefir, koyu yeşil yapraklı sebzeler kalsiyumdan zengindir.0-3 yaşta florun yeterli alınmasının gelecekte oluşacak diş çürümelerini önlediğini ispatlayan yayınlar bulunmaktadır. Flor alımı suyla gerçekleşir. Bu dönemde florun yeterli alınması, dişlerin çürüğe karşı direncini artırır.
Kahvaltıda yumurta, süt, peynir, pekmez gibi hem besin değeri yüksek olan hem de diş gelişiminde ve dişlerin çürükten korunmasında önemli rol oynayan besinlere yer verilmelidir. Özellikle peynirin yemek sırasında asidik olan ağız ortamını bazik hale getirmede ve dişlerin temizlenmesinde önemli bir rolü vardır. Peynir içerdiği kalsiyum fosfat sayesinde ağız içindeki asiditeyi azaltarak, süt ve yoğurtsa içerdiği kalsiyum ve kazein sayesinde diş çürüklerini engellemeye yardımcı olmaktadır. Bu nedenle kahvaltı sonrasında dişlerin fırçalanamadığı durumlarda en son peynir yenilmesinin diş çürüğünden korunmadaki etkisi büyüktür. Ana öğünlerde fast food tarzı beslenmenin yine ağız ve diş sağlığı üzerinde olumsuz etkileri büyüktür. Bu nedenle bu tür yiyeceklerin ve bunların yanı sıra kolalı içeceklerin tüketiminin kısıtlanması gerekir. Ağız ve diş sağlığının devamlılığı açısından lahana, brokoli, karnabahar, semizotu gibi yeşil yapraklı sebzelerle, dönüşümlü olarak balık, tavuk, et gibi yiyecekleri tüketmek gerekir.
Cips, şekerleme, çikolata, bisküvi, poğaça, kek gibi gıdaların esas yemek yerine ve çok miktarda tüketilmeleri mutlaka engellenmelidir. Özellikle çocuklar gündüzleri okul kantinlerinden bu tür yiyeceklere kolaylıkla ulaşabilmektedirler. Bu nedenle ailelere bu noktada büyük görev düşmektedir.
Elma, havuç, ayva gibi sert besinlerin ısırılarak yenmesi diş etlerini güçlendirdiği gibi dişlerin mekanik temizlenmesini de sağlar. Bu tarz meyveleri ısırarak yemeye özen gösterin. Yemeklerden sonra veya bir şey atıştırdıktan sonra su içmeye çalışın. Besinlerin renklerinin diş minelerinize geçişini azaltacağı gibi ağız içi asiditesini de korumaya yardımcı olur. Yer fıstığı da içeriğindeki fosfat nedeniyle çerez türü yiyecekler arasında diş dostu olarak nitelendirilen bir besindir. Rafine edilmemiş hububat (beyaz undan yapılmış ekmek yerine kepekli esmer ekmek) diş sağlığı açısından tercih edilmelidir.
Alkollü içkiler tüketiyorsanız daha hafif olanları tercih edilmelidir.
Hafif içecekler veya şeker ilave edilen çay kahve, kakao, limonata gibi şeker içeren içeceklerin kullanımı kısıtlanmalıdır. Meyve suları da doğal şeker içerdiğinden çürüğe neden olurlar.
Bu tarz içecekleri gün içinde çok uzun süre içmemeli ve miktarı kısıtlı olmalıdır. Yemekten hemen sonra içilen bir şişe soda iki saat sonra ilen bir şişe sodadan daha iyidir çünkü dişler daha az süre için asitle etkileşime girer.
Ksilitol içeren şekersiz sakızların çiğnenmesi çürük riskini azaltır. Dişlerin üzerine yapışan besinleri dişler üzerinden temizlemesinin yanında tükürük akış hızını arttırarak asitlerin çözünmesine yardım eder. Ksilitol ayrıca gün içinde de tüketilebilir.
DİŞ RENKLENMESİNE SEBEP OLAN BESİNLER
Çay: Sağlıklı bir içecek olmasına rağmen özellikle ofiste durmadan tüketilen çay dişlerle leke bırakır. Bunun yerine bitki çayları tercih edilebilir. Ancak aşırı tüketimde bu çaylar da diş minesine zarar vererek leke bırakabilmektedir.
Enerji İçecekleri: Enerji içecekleri hem dişlerde hem de dil üzerinde renk bırakmaktadır.
Soslar: İster makarna üzerinde ister etin yanında olsun özellikle domatesli soslar dişlerde lekeler bırakır. Özel akşam yemeklerinde veya davetlerde kremalı soslar tercih ederek bu sıkıntıdan kurtulabilirsiniz.
Soda ve Kola :Bu içeceklerin içerisinde bulunan asit ve kromojen diş minesine zarar vererek kalıcı lekelere neden olabilir.
DİŞ RENKLENMESİNDEN KORUNMAK İÇİN NE YAPMALIYIM?
1-Özellikle asitli içecekleri ağzınızda kısa süre tutarak, dişinizin asitten daha az zarar görmesini sağlayarak leke oluşumunu azaltabilirsiniz.
2-Sert ve kabuklu kuruyemiş ve meyveleri yavaşça çiğneyerek yemek oldukça önemlidir. Böylelikle diş minesine zarar gelmesini önlemiş ve renklenmeyi azaltmış oluruz.
3-Renklenmeye sebep olan yiyecek veya içecek tükettikten sonra ağzınızı suyla çalkalamaya özen gösterin.
4-Asitli içeceklerden hemen sonra diş fırçalama işlemi yapmayın. Bu diş minesinin incelmesine sebep olacaktır.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.